EKONOMİK KRİZ KAVRAMI VE ÇEŞİTLERİ
GİRİŞ
Günümüzde her alanda ekonomik alandan kültür alanına kadar krizden söz edilmektedir bu nedenle kriz kavramı hakkında çok çeşitli görüşler yer almaktadır.
Ekonomik kriz kavramı ve çeşitleri adlı bu çalışmada öncelikli olarak kriz sonrasında ise kriz türlerinden biri olanekonomik kriz kavramına yer verilecek olup literatürde geçen tanımlamalar incelenecektir.
EKONOMİK KRİZ KAVRAMI
Kriz kavramı ekonominin temel dengelerinde ortaya çıkan sürdürülemez yapının onarımı için kendiliğinde oluşan yada oluşturulan dalgalanmalardır.
Kriz; toplumun varlığını sürdürmesi için gerekli mekanizmaların yani üretim mekanizmalarının iyi işleyememesi, bozulması olarak ifade edilmektedir. Literatürde geçen bir başka tanıma göre kriz; sistemin, toplumun yada topluma ait siyaset ve diğer alanların dengesinin bozulması, iyi işleyememesi olarak nitelendirilmektedir.
Kotil’e göre kriz sadece düzensizlik yada karışıklık hali değildir. Krizler düzen içinde olunduğunda da durgunluk ve tıkanıklık şeklinde ortaya çıkabilmektedir. Bu konuda Asya tipi toplumların uzun sürmüş kronik krizlerinden söz edilebilir. Bu toplumlar durgunluk nedeni ile gelişememiş toplumlardır.
Literatürde ekonomik kriz; ekonomilerde beklenmedik anda ortaya çıkan; makro açıdan ülke ekonomisini mikro açıdan ise firmaları etkileyerek sonucunda ciddi zararların ortaya çıkması durumu şeklinde tanımlanmıştır. Diğer bir ifade ile ekonomik yapıyı oluşturan ekonomi mekanizmalarının işlevlerini kaybetmesi durumudur.
Ekonomik kriz; mevcut sermaye birikiminin azalması, üretim ve dolaşım mekanizmalarının kesintiye uğramasıdır.Bir başka tanımda ise ekonominin dengeli durumdan dengesiz duruma geçmesi olarak ifade edilmiştir .
İktisadi terminolojide, ekonomik krizlerin açıklanmasında kullanılan teorilerden biri olan konjonktür teorisi, uzun dönemde ekonomide inişli çıkışlı bir dalgalanma yapısının olduğunu; ve iyileşme, refah, daralma ve kriz aşamalarından oluşan bu yapının 40-50 yıllık bir süreç olduğunu ileri sürmektedir. İlk kez N. D. Kondratieff’e ait 1922 yılında yayımlanan “İktisadi Yaşamın Uzun Dalgaları” isimli makalesinde ortaya konulmuştur. Konjonktür teorisi varsayımı altında ekonomik kriz kavramı, normal seyrinde olan konjonktür dalgalanmalarının gelişme döneminden kısa yada uzun vadeli daralma dönemine geçişi olarak nitelendirilmektedir.
EKONOMİK KRİZ UNSURLARI
Ekonomide herhangi bir olumsuzluğu kriz olarak değerlendirebilmek için bir takım unsurları bünyesinde barındırması gerekmektedir. Aşağıda ekonomik krizlerin belirleyicileri yer almaktadır.
Ekonomik Krizlerin Ani ve Beklenmedik Anda Olması
Krizler tahmin edilemeyen bir anda aniden ortaya çıkmaktadır.Ekonomide ortaya çıkan her problemi kriz olarak nitelendirmek doğru olmayacaktır. Örneğin; fiyatlar genel düzeyindeki bir azalma (deflasyon) kriz olarak nitelendirilemez iken depresyon fiyatlar genel düzeyindeki ani ve beklenmedik bir düşüş olması sebebi ile kriz olarak nitelendirilebili.
Ekonomik Krizlerin Tehdit ve Yeni Fırsatlar Yaratması
Krizler kişiler yada organizasyonlar için tehdit unsuru oluştururken kimileri içinde fırsat ortamı yaratmaktadır. İyi analiz edildiğinde krizler fırsat niteliği taşıyabilmektedirler.
Ekonomik Krizlerin Yayılma Etkisi
Herhangi bir türde yada organizasyonda ortaya çıkan kriz kendisine bağımlı yada bağımsız olan organizasyonu da etkisi altına alabilmektedir.Bu etki özellikler az gelişmiş ülkelerde yaygın olduğu söylenmektedir. Örneğin Meksika Krizi (1994) kısa sürede Güneydoğu Asya ülkelerinden Tayland,Filipinler, Güney Kore, Japonya gibi birçok ülkeye de yayılmıştır.
EKONOMİK KRİZ TÜRLERİ
Çalışmanın bu aşamasında ekonomik kriz olgusunun alt yapısını oluşturmak ve kavramları daha iyi anlayabilmek adına ekonomik kriz türlerinden kısaca bahsedilecektir. Ekonomik krizler; reel sektör krizleri ve finansal krizler olarak iki başlık altında sınıflandırılır. Reel sektör krizleri mal ve hizmet piyasalarındaki krizler ve iş gücü piyasasındaki krizlerdir. Mal ve hizmetpiyasası alt başlıkları enflasyon ve durgunluk krizi. Para krizi ise ödemeler dengesi ve döviz kuru krizi olarak sınıflandırılır Finansal krizler ise; mali krizler, bankacılık krizleri ve para krizi olarak üçe ayrılır.
Reel Sektör Krizi
Reel sektör krizleri mal, hizmet ve işgücü piyasalarında üretim ve istihdamda daralmalar şeklinde tanımlanabilmektedir(Dalğar, Kalkan, & Kalkan, 2012, s. 76).
Reel sektör krizlerini mal ve hizmet piyasaları ile iş gücü krizi olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
1- Mal ve Hizmet Piyasalarındaki Kriz
Arz ve talebi etkileyen fiyattaki değişme, arz talep değişkenliği, miktardaki ve tercihlerdeki değişmeler sonucunda oluşan krizlerdir. Mal ve hizmet piyasalarındaki krizler enflasyon krizi ve durgunluk krizi olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
- Enflasyon Krizi; Mal ve hizmet piyasalarında fiyatlar genel düzeyindeki artışların belirli bir sınırın üzerinde olduğu durumlarda ortaya çıkan kriz türüdür.
- Durgunluk Krizi;Fiyatlar genel seviyesindeki artışların ekonomide mal ve hizmet üretiminde yatırımları teşvik edecek düzeyin altında gerçekleşmesidir.
2 – İş Gücü Piyasasındaki İşsizlik Krizi
Emek piyasasındaki işsizlik oranlarının doğal işsizlik oranı üstüne çıkması ile oluşan krizlerdir.
Finansal Krizler
Finans piyasalarda ortaya çıkan dalgalanmalar ve buna bağlı olarak piyasaların beklenilenleri yerine getirememesi sonucunda oluşan krizlerdir.
Finansal krizler ile ilgili iki tür göstergeden söz edilebilmektedir. Göstergelerden ilki krizin doğacağı konusundaki beklentileri besleyen öngöstergeler ikincisi ise krizin boyutları hakkında bilgi veren temel göstergelerdir.
Finansal krizler mali krizler, para krizleri ve bankacılık krizleri olmak üzere üç grupta incelenmektedir.
Mali krizler
Paranın tasarruf sahiplerinden yatırımcılara kanalize edilmesine mali akım denilmektedir. Bu esnada oluşan ekonomide meydana gelen olumsuzluk para akım sürecinin iyi işlememesine sebep olur. Bu olumsuz işleyişe mali kriz adı verilmektedir . Mali kriz genellikle dış borç, kambiyo ve bankacılık krizlerini içine alan bir sorunu ifade etmektedir. Bu krizlerin temel nedenleri; yanlış yatırım, yetersiz mali düzenlemeler, yetersiz denetim neticesinde kredi disiplinin bozuk olması, batık kredi problemleri olarak gösterilebilir.
Bankacılık Krizleri
Bankacılık krizi; ticari bankaların borçlarının vadesinin uzatılamaması ve vadesi mevduatlarında oluşan ani bir para çekme talebini karşılayamama durumunda likidite sıkıntısına düşmeleri ve iflas etme durumudur.
Para Krizi
Para krizleri; sabit döviz kuru sistemlerinde yatırımcıların yatırımlarını yerel ve ve piyasa aktiflerinden yabancı aktfilere kaydırmaları sonucunda merkez bankası dözviz rezervlerinin tükenmesi ile ortaya çıkan krizlerdir. Para krizlerinin ödemeler dengesi ve döviz kuru kuru şeklinde ikiye ayırmak mümkündür.
Ödemeler Dengesi Krizi
Sabit kur sistemi uygulayan ülkelerdeki para krizleri ödemeler dengesi krizi olarak adlandırılmaktaır.
Döviz Kuru Krizi
Esnek kur sistemi uygulanan ülkelerdeki krizlere döviz kuru krizi adı verilir.